DANIŞTAY 3. DAİRESİ’NİN SAHTE FATURA DOSYALARINDA MADDİ OLAY  İNCELEMESİ YAPMAMA YÖNÜNDEKİ KARARI

DANIŞTAY 3. DAİRESİ’NİN SAHTE FATURA DOSYALARINDA MADDİ OLAY  İNCELEMESİ YAPMAMA YÖNÜNDEKİ KARARI

Danıştay 3. Dairesi 03/10/2023 tarih ve 2023/3422 E., 2023/3455 K. Sayılı kararı ile görevinin  hukuka uygunluk denetimi ile sınırlı olduğu, bu sebeple yeniden vakıa incelenmesi  yapılamayacağına yönelik kararını ihdas etmiştir.  

Bugüne kadar 3. Daire’nin de içinde bulunduğu Danıştay Vergi Daireleri, hukuki olayın esasına  girerek vak’a denetimi de yapmaktaydılar. Bu bakımdan anılan karar -ısrarlı olunması halinde önemli bir dönüm noktası teşkil edecek ve bundan sonra incelenecek davalarda İstinaf  İncelemesi önem kazanacaktır. Zira artık Danıştay Vergi Tekniği Raporu, Vergi İnceleme  Raporu, Beyanlar, Yoklama Tutanakları vb. diğer maddi olay verilerini incelemeyecek bu  konudaki değerlendirme yetkisini tamamen Bölge İdare Mahkemelerine devredecektir.  

Karardaki iki azlık oyu, hukuki savlarının ciddiyeti itibariyle önem taşımakta olup, henüz bu  yönde bir görüş birliğinin oluşmadığını göstermekle birlikte konu hakkında diğer verdi daireleri  ve VDDK’nın görüşü de belirleyici olacaktır.  

Öte yandan söz konusu içtihat değişikliğinin sahte fatura dosyaları ile sınırlı olup olmadığı diğer  dava türleri açısından da aynı yaklaşımın benimsenip benimsenmeyeceği konusu belirsizliğini  korumaktadır.  

Temyiz İncelemesine Konu Dosya:  

Olayda, Davacı adına, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiği yolundaki  tespitleri içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak sözü edilen faturalara konu indirimleri reddedilmek suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca re’sen salınan üç kat vergi  ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. bendi  gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.  

Davacı, dilekçesinde alımlarının gerçek olduğu, ilgili firmalar hakkında tanzim edilen vergi  tekniği raporlarında sahte fatura düzenlediğine yönelik somut tespit bulunmadığı, vergi  incelemesinin yasal ve idari düzenlemelerde belirtilen usullere uyulmaksızın yapıldığı,  kendileri hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunun tebliğ edilmemesi nedeniyle savunma  haklarının kısıtlandığı gerekçelerini ileri sürmüştür.  

İlk derece mahkemesi davacının faturalarını kayıtlarına aldığı Şirket hakkındaki saptamaların,  düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığını kanıtlayıcı  mahiyette olduğu gerekçesiyle üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi yönünden davanın  reddine, özel usulsüzlük cezasının ise kaldırılmasına karar vermiştir.  

Anılan karar Bölge İdare Mahkemesince onanmış ve dosya temyiz istemiyle Danıştay 3.  Dairesine sunulmuştur.  

Danıştay 3. Dairesi Kararının Gerekçesi:  

“2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 23. maddesinin (a) bendine 01/07/2016 tarih ve 6723 sayılı  Kanun’un 6. maddesiyle “Danıştay’ın temyiz mercii olarak görevi, bir hukuk kuralının  uygulanmaması veya yanlış uygulanması şeklinde ortaya çıkan hukuka aykırılıkların denetimini  yapmakla sınırlıdır.” hükmü eklenmiş olup yapılan bu düzenleme ile Danıştay’ın temyiz mercii  olarak görevi hukuka uygunluk denetimi ile sınırlandırılarak yeniden vakıa incelenmesi  yapılamayacağı kurala bağlanmıştır. 

Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama  Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkün olup  davacı temyiz dilekçesinde ileri sürülen temyiz nedenleri yukarıda sözü edilen yasal düzenleme  uyarınca hukuki denetimle sınırlı olarak incelenen kararın, tarhiyata ilişkin hüküm fıkrasının  bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.” 

Özetle Danıştay 3. Dairesi artık maddi olay incelemesi yapmayacağını, temyiz incelemesinin  hukuka uygunluk denetimi ile sınırlı olacağını bir başka deyişle artık yalnızca olayda uygulanan  hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması yönünden inceleme yapacağını açık  olarak belirtmektedir.  

Azlık Oyu 1:  

“Temyiz mercilerinin esas rolü; ülke genelinde, hukukun uygulanmasında içtihat birliğinin  sağlanmasıdır. Bu bakımdan Danıştay’ın temyiz mercii olarak görevi, kural olarak, bir hukuk  kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması şeklinde ortaya çıkan hukuka aykırılıkların 

denetimini yapmakla sınırlıdır. Başka bir anlatımla, temyiz denetiminde, olaya uygulanacak  hukuk kuralının; doğru belirlenip belirlenmediğine, doğru yorumlanıp yorumlanmadığına ve  aynı zamanda doğru olarak uygulanıp uygulanmadığına bakılır, uyuşmazlığın maddi yönüyle  ilgilenilmez.” 

İlk azlık oyunda öncelikle kararın ana ilkesi teyit edilmekle birlikte mevzuatı aşan temel insan  hakları ilkelerine vurgu yapılmaktadır.  

“Anayasa Mahkemesi’nin birçok kararında vurgulandığı gibi, “kişilerin adil bir şekilde  yargılanmalarını sağlamayı ve denetlemeyi amaçlayan” gerekçeli karar hakkı adil yargılanma  hakkının unsurlarından biridir. Gerekçeli karar hakkı; sadece “tarafların muhakeme sırasında  ileri sürdükleri iddialarının kurallara uygun biçimde incelenip incelenmediğini bilmeleri” için  değil, aynı zamanda, “demokratik bir toplumda kendi adlarına verilen yargı kararlarının  sebeplerini toplumun öğrenmesinin sağlanması” için de gereklidir (Sencer Başat ve diğerleri  [GK], B. No: 2013/7800, 18/6/2014, §§ 31, 34).  

Kanun yolu incelemesi sonucunda verilen kararda gerekçelerinin ayrıntılı olmaması bu hakkın  ihlal edildiği şeklinde yorumlanmamaktadır. Kanun yolu incelemesi yapan merciinin  yargılamayı yapan mahkemeyle aynı sonuca ulaşması ve bunu aynı gerekçeyi kullanarak veya  atıfla kararına yansıtması, kararın gerekçelendirilmiş olması bakımından yeterlidir (Yasemin  Ekşi, B. No: 2013/5486, 01/12/2013 § 57); ancak burada Danıştay Kanunu’nun 23’üncü  maddesine atıfla “hukuki denetimle sınırlı inceleme” sonucunda karar verildiği  belirtildiğinden uyuşmazlığın hukuki yönünün incelenmesinin açıklığa kavuşturulması  önem taşımaktadır.” 

Özetle ilk azlık oyu hukuki yönle sınırlı olarak yapılan incelemenin gerekçelendirilmesi  gerektiği, bir başka deyişle hangi hukuki kuralların uygulanıp uygulanmadığı, bu kuralların  uygulanmasının ne şekilde hukuka uygun olduğunun açıklanması gerektiğini vurgulamaktadır.  

İlk azlık oyunda devamla sahte fatura dosyalarında uygulanan temel ilkeleri belirleyen 213  sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30, 341, 344 ve 359’uncu doğrultusunda re’sen tarh sebepler ve  vergi ziyaı cezası uygulamaları belirlendikten sonra sahte fatura kullanma eyleminin gerekçeli  karar hakkının kapsamına uygun hukuki nitelemesinin ancak dosya kapsamındaki tespitler  doğrultusunda yapılabileceği, tespitler olmaksızın hukuki nitelemenin yapılamayacağı izah  edilmektedir.  

“Sahte belgenin ne olduğunu (olayda sahte fatura) tanımlayan 359’uncu madde, bakılmakta  olan davada uygulanacak yasa kuralıdır. Diğer deyişle olayda, 359’uncu maddenin yorumu ve  maddi olaya uygulanması söz konusudur. Vergi usuldeki sahte fatura, gerçekte şeklen mevzuatın  öngördüğüne uygundur. Ancak, bu tür fatura ile yapılan işlem, hukuk normunda nitelenen sahte  veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcıdır. Normun nitelemesi ise hukukidir. Tıpkı, ceza hukukunda  gerçekleşen maddi bir olayın suç olarak nitelendirilmesi gibi. Sahte fatura olayında da, mahkemelerin yaptıkları saptamaya göre gerçek olan işlemlerin suç, yani sahte fatura kullanma  eylemi oluşturup oluşturmadığının nitelendirilmesi söz konusudur. Bu ise, hukuki bir  nitelemedir. Esasen, hukuk kuralı (norm) ölçü alınarak yapılacak her türlü niteleme, hukukidir.  Temyiz mercii, 359’uncu maddenin içeriğine göre, idareyi belgenin sahte olduğu sonucuna  ulaştıran tespitlerin mahkeme hükmündeki hukuki nitelendirilmesinin denetimini  yapabilecektir.” 

“Nitekim Danıştay’ın diğer vergi daireleri ve vergi dava daireleri kurulu, sahte fatura veya  muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı fatura düzenleme ve kullanmadan kaynaklanan bu tür  uyuşmazlıklarda verilen kararların temyiz incelemesini, uyuşmazlığın maddi/hukuki  ayrımına girmeksizin yapmaktadır. Temyizde, mahkemece, bu tür belge düzenleme ve  kullanma fiillerinin işlendiğine dair vergi incelemesine yetkili olanlarca düzenlenen raporda  yer alan tespitlerin incelenip değerlendirilerek, davada uygulanacak hukuk kuralına göre,  yaptığı hukuki nitelendirmenin hukuka uygun olup olmadığı incelemesi yapılarak sonucuna  varılmaktadır. Danıştay Kanunu’nun 23’üncü maddesine 6723 sayılı Kanunla eklenen  cümlenin yürürlüğe girdiği 23/07/2016 tarihinden sonra da bunu sürdürmektedir.” 

“Açıklanan nedenle, temyize konu kararın uyuşmazlık konusu dönemde davacıya fatura  düzenleyen mükellef hakkındaki vergi tekniği raporunda yer alan tespitlerin uygulanacak kural  kapsamında hukuki nitelendirmesinin hukuka uygun olup olmadığının denetiminde, sözkonusu  bu tespitler incelenerek karar verilmesi gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.” 

İkinci Azlık Oyu:  

İkinci azlık oyundaki yaklaşım ise gerekçeli karar hakkı vurgusundan bağımsız olarak ilk azlık  oyu ile uyumlu şekilde hukuki işlemlerin incelenmesinde, işlemin dayanağı durumunda  bulunan maddi olaydan bağımsız bir inceleme yapılmasının mümkün olmadığı zira idari  davalarda inceleme konusu olan konunun hukuki işlem niteliğindeki bir idari işlem olduğunu  vurgulamaktadır.  

“İdari işlemlerin yargısal denetiminin hukuka uygunluk denetimi ile sınırlı olması karşısında  bu denetimin maddi olayı da kapsadığının kabulü gerekir. Şöyle ki idari davaya konu işlemler,  dayandığı, düzenlediği olaydan soyutlanmış olarak yargılamaya konu edilemez. Birçok idari  uyuşmazlıkta maddi olanla hukuki olan arasında bir ayrım yapmak mümkün olmayabilir

İdari davalarda inceleme konusu olan hukuki işlem niteliğindeki bir idari işlemdir. Hukuki  işlemin incelenmesi, işlemin dayanağı durumunda bulunan maddi olaydan bağımsız bir  inceleme değildir. 

Adli yargıda maddi olay incelemesi yapılırken nasıl ki olayın subuta erip ermediği incelenerek  bir sonuca ulaşılıyor ise idari yargıda da idarelerce tesis edilen işlemlerin dayanağını teşkil  eden maddi olayın irdelenerek sonuca ulaşılması esastır. …

Davacının bir kısım emtia alımlarını sahte faturayla belgelendirdiği yolunda tespitler içeren  vergi inceleme raporuna istinaden yapılan cezalı tarhiyatın ve kesilen özel usulsüzlük cezasının  kaldırılması istemiyle açılan davayı sonuçlandıran Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf  başvurularına ilişkin Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen temyiz  istemleri hakkında, faturaların temin edildiği … Yapı İnşaat Elektrik Otomotiv Sanayi ve Ticaret  Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitler değerlendirilmek  suretiyle karar verilmesi gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum.” 

SONUÇ: 

Her iki azlık oyunda da ortak biçimde ifade edildiği üzere idari işlemler, eylemlerden farklı  olarak hukuki işlem niteliğini haiz olduğundan maddi olay hakkında hukuki bir niteleme de  içermektedirler.  

Bu kapsamda idari işlemin hukuki niteliği değerlendirilirken aslında idarenin maddi olay  hakkındaki hukuki nitelemesi de incelemeye konu edilmektedir.  

İdari işlemdeki hukuki niteleme maddi olay değerlendirmesi içerdiğinden idari işlemin hukuki  incelemesinin de maddi olaydan bağımsız olarak yapılabileceğinin kabulü kanaatimizce  mümkün görünmemektedir.  

Yukarıda da bahsedildiği üzere söz konusu içtihat değişikliğinin sahte fatura dosyaları ile sınırlı  olup olmadığı diğer dava türleri açısından da aynı yaklaşımın benimsenip benimsenmeyeceği  konusu ilerleyen günlerde verilecek kararlar kapsamında netleşecek; mevcut konu hakkında ise  diğer vergi daireleri ve VDDK’nın görüşü de belirleyici olacaktır.  

Özellikle ilk azlık oyunda yapılan gerekçeli karar hakkı vurgusu ise temel insan haklarına ilişkin  ilkelerin mahkeme kararlarına yansıması yönünde önemli bir kazanım olarak not edilmelidir. 

[button title="PDF Döküman İndir/Oku" link="https://demo.artovy.com/gonen/wp-content/uploads/2024/11/Danistay-3.-Dairesinin-Sahte-Fatura-Dosyalarinda-Maddi-Olay-Incelemesi-Yapmama-Yonundeki-Karari.pdf" target="_blank" align="" icon="icon-acrobat" icon_position="left" color="#cf2e2e" font_color="#FFF" size="2" full_width="" class="" download="" rel="" onclick=""]